Genel olarak birçok hastalıktan
korunma yöntemleri çocukluk yaşlarında yapılan aşılar olarak bilinmektedir.
Ancak bazı etmenler oluştuğunda uygulanan aşılar da mevcuttur. Bunlardan bir
tanesi de tetanostur.
Clostridium
tetani denilen bir mikroorganizma bazı toksinler çıkararak tetanosu meydana getirmektedir. Doğada gübre, toprak ve tozlar
içerisinde oldukça yoğun bir şekilde bulunurken aynı zamanda evcil hayvanlarda
da bulunması oldukça sık rastlanan bir durum olarak karşımıza çıkmaktadır.
Halk arasında bilinen ve doğru
bir yaklaşım olan küflü çivi batması ya da teneke ve benzeri paslı ürünlerin
sebep olduğu kesiklerle oluşabilir ancak tek etmen bu değildir. Aksine tetanos mikrobu her yerde bulunabilmektedir.
Oksijenli ortamlarda yaşaması mümkün olmayan bu mikrop, kesik ya da diğer
yaralanmalarda deri mukozalarından dokulara geçerek yayılabilmektedir. Tetanos mikrobu alındıktan sonra ilk 3
haftadan 8 haftaya kadar belirtilerinin ortaya çıkması görülebilir. Doku
zedelenmesi çok yüksek ise ve oldukça kirli yaralar bulunuyorsa bu sürenin 24
saate kadar düştüğü de görülebilmektedir.
Kendiliğinden doğum yapabilecek kadar
geri ülkelerde göbek bağının olumsuz koşullarda kesilmesi ya da düşük
durumlarda tetanos oluşması oldukça
mümkündür. İştahsızlık, huzursuzluk, baş ağrısı ya da asabiyet olarak ilk
belirtileri ortaya çıkabilmektedir. İlerleyen sürelerde ise çene kaslarında
gerginleşmeye neden olan tetanos mikrobu dudakların ve yüzün gerilmesine de
sebep olmaktadır. Birçok sebebe bağlı olarak nöbetler gelebilmektedir. Tetanos mikrobunun kuluçka devresi ne
kadar kısa sürerse rahatsızlık o kadar ağır geçmektedir.